Kendine dönüşe cesur bir davet: Duygusal Özgürleşme

Bu yapıtı, kalbini susturan herkes için bir hatırlatma sırasında ruhunu, vicdanını, sezgilerini unuttuğu çağdaş insan mert bir aynada. Sibel Uzun , kısaca ferdi olarak; tasavvufun, psikolojinin ve derin sezginin müsaadeden ilerleyerek, yalın ve içten bir lisanla ele alıyor.
Sibel Uzun, annelerin gösterdiği masallardan başlayarak bireyin duygusal değişimine, gençliklerinden toplumsal maskelere, modülden ilahi adalet algısına kadar birçok inançta okuru güçlü bir yüzleşmeye davet ediyor.
Duygusal Özgürleşme , hamaseti, farkındalığı, şefkati ve samimiyetiyle çağdaş bireyin duygusal yüklerini hafifletecek, içsel özgürlüğe adım atmayı kolaylaştıracak güçlü bir kaynak olarak okurlarını bekliyor.
Sayfa: 336
HER İNSAN MASALIN İÇİNDE DOĞAR
Her insan bir masalın içine doğar. Kimi, sessiz bir annenin bakışında anlatılmamış öykülerle yetişir. Kimi, öfkeli bir babanın sessizliğinden duyulmamış dualarla. Kimi, sevilmek uğruna kendi sesinden vazgeçer. Vakit buna sabır denir, unutmaya affetmek ismi verilir, dua susmak sanılır.
Karanlıktan Aydınlığa Duygusal Özgürleşme, bastırılmış hislerin gölgesinden vicdanın aydınlığına uzanan bir iç seyahattir. Onun kısmı susturulanı konuşturur, yüzleşilmekten kaçınılanı görünür.
Yazar Sibel Uzun
MASALLARI EN HOŞ ANNELER ANLATIR
Ahlakı çıkarla değil hakla tartar; merhameti güçsüzlük değil, yüksek şuur olarak yine yaşanabilir. Vicdanı pusula, merkezi rehber. İçerisinde 21 günlük uygulama seyahati, ezber değil tecrübe sunuyor.
Masalları en hoş anneler anlatır. En çok onları sezgiyle duyar, kalple görür. Bu kitap, artık anlatılmayan o masalın sessizliğini bozmak için yazıldı. Kalpten doğdu. Kalbe ulaşmak ister.
Aklının küpesi şu olsun cevherim: Cüret, sırf aksiyonla değil, evvel kalbin fısıldadığı gerçek yola öğrenmeye başlar.